Çarşamba, Nisan 15, 2009

Gözyaşlarına Rağmen

Jeff Buckley zât-ı muhteremini dinlerim her gün. Dinlemesem kıyamet kopacağına inanırım. Bu durumda dinlememem daha cazip gelse de umuttur yaşatan insanı dostlarım. Öyle şarkıları var ki Buckley'in, geç keşfediyorsunuz; keşfedince de size aitmiş gibi sabah akşam dinliyorsunuz, bırakamıyorsunuz. Ama beni bağlayan olay ne geç keşfedilmişlik ne de loop arsızlığı. Bu şarkı şok etmiş durumda beni. Reggie ezgileriyle tekno müziğini birleştirin, aynı ritme bağlayın bu tonları, sonsuza kadar sürecekmiş gibi. Normalde pek hazetmem neşeli zamanlarım dışında ama Jeff baba şarkıya öyle giriyor ki, sözleri öyle suratınıza çarpıyor ki, güzünüzden bir damla yaş süzülüyor şarkı bittiğinde dostlarım. Evet, suratınıza çarpan sözlerin acısından:

"and in his mind, he knew
he'd love her always

despite, despite the tears

don't cry, don't cry, don't cry
lover we tried, we tried, we tried..."

Pazartesi, Nisan 06, 2009

Buckley's Jeff


Buckley'lerin Jeff geçti fani dünya üzerinden. Düşündükçe 'neden' diye sorasım gelir bazen...

...

Jeff Buckley'in babası sevgili Tim Buckley. Melankolinin damarına kan pompalayan bir zat-ı muhterem. E oğlu farklı mı olacaktı? Belki -affet bizi Tim- babasından bile yetenekli bir insan Jeff Buckley. Gönüllere Grace albümüyle girmeyi başardı Jeff. Leonard amcadan aparttığı 'Hallelujah'taki o kadife sesi, 'Lilac Wine'da ağlamaklı olur. 'Grace'teki yakarışları 'Eternal Life'ta vücut bulur. Jeff Buckley dinlemek mazoşistliktir.

...

Hafiften esintili bir Mayıs gecesi, 1997. Memphis nehri kıyısında, biraz çakırkeyf olan Jeff ve arkadaşı oturmakta, biralarını yudumlamaktalar... Jeff sakince ayağa kalkar. Arkadaşı anlam veremez. Jeff üstünü çıkarmadan, postalları bile ayağındayken atlar nehre. Olanca masumluğuyla mırıldanır Kurşun Zeplinlerden bir şarkı: "...ister misin kucak dolusu aşkı?". Ses uzaklaşır, azalır ve kaybolur. 5 gün boyunca aranır,taranır bulunamaz Jeff, nehir vermek istemez onu; kendine saklar. Kurşun Zeplin gibi denizin dibine gitmemiştir Jeff, gezinti yapmıştır nehirde sadece. 4 Haziran günü "ben geldim" dercesine belirir kıyıda. "Bedenim ölmüş olabilir ama ruhum hep yanınızda..."